HER İNSAN BÜYÜK BİR ALEMDİR.
İNSAN DÜŞÜNCEDEN İBARETTİR,
GERİ KALAN ET VE SİNİRDİR.
İNSANDA O KADAR BÜYÜK BİR AŞK,
HIRS,ARZU VE ÜZÜNTÜ VARDIR Kİ
YÜZ BİNLERCE ALEM KENDİSİNİN OLSA
YİNE HUZUR BULAMAZ.
BU ZEVKLERİN,ARZULARIN HEPSİ
BİR MERDİVENE BENZER.
MERDİVEN BASAMAKLARI
OTURUP KALKMAK İÇİN ELVERİŞLİ DEĞİLDİR;
ÜZERİNE BASIP GEÇMEK İÇİN YAPILMIŞTIR.
UZUN YOLU KISALTMAK,
ÖMRÜ BU MERDİVEN BASAMAKLARINDA
HEDER ETMEMEK İÇİN ÇABUK UYANAN
VE DURUMU BİLEN İNSANA NE MUTLU!
HERŞEY İNSANADIR,
O, ALLAHIN CEMALİNİN AYNASIDIR.
BUNUN İÇİN İNSAN HER DİLEDİĞİNİ
KENDİSİNDEN İSTEMELİDİR.
(MEVLANA)
KÜÇÜK İTFAİYECİ
Bu sunuda anlatılan olaylar gerçekten yaşanmıştır…Annesi altı yaşındaki Lösemiyle savaşan Boraya bakarken dalıp gitmişti.Kalbi acı içinde olmasına rağmen,kararlılık duygusunun da etkisini hissediyordu.Doktorlar Boranın yaklaşık bir aylık ömrü kaldığını söylemişlerdi.Her ebevyen gibi o da oğlunun büyümesini ve umutlarının gerçekleşmesini isterdi.Ama bu artık gerçekleşmeyecekti.Löseminin buna fırsat tanıması olası değildi.Oysa o oğlunun hayallerinin gerçekleşmesini istiyordu.-Bora büyüyünce ne olmak istediğini hiç düşündün mü?diye sordu.-Anneciğim,ben büyüyünce hep itfaiyeci olmak istedim.Annesinin içi burkuldu,ama gülümsedi.-Boranın dileğini gerçekleştirebilir miyim acaba diye düşündü.Ertesi gün,Ankara da ki itfaiye müdürlüğüne gitti…Ve orada yüreği en az Ankara kadar büyük itfaiyeciler ile tanıştı.Onlara oğlunun son isteğinden söz etti…Ve oğlunun itfaiye arabası ile şehirde küçük bir tur atmasının mümkün olup olmayacağını sordu.İtfaiye müdürü;-Bundan daha iyisini de yapabiliriz.Eğer oğlunuzu Çarşamba sabahı saat sekizde hazır ederseniz,onu o gün şeref konuğu yapar,itfaiyeci kimliğine büründürürüz..-Bizimle itfaiye müdürlüğüne gelir,bizimle yemek yer,yangın söndürmeye götürürüz;-Hatta bize Boranın ölçülerini verirseniz,ona üzerinde Ankara itfaiyesinin ambleminin olduğu gerçek bir itfaiyeci kostümü diktirir,lastik botları ısmarlarız.Hepsi Ankara da üretiliyor-dedi.Üç gün sonra bir itfaiyeci Borayı aldı,ona elbisesini giydirdi ve hasta yatağından itfaiye arabasına kadar eşlik etti.Bora,itfaiye arabasına kuruldu.İtfaiye müdürlüğüne doğru yol almaya başladılar.Kendini çok mutlu hissediyor ve içi içine sığmıyordu.O gün Ankara da tam üç yangın ihbarı olmuştu.Bora değişik itfaiye arabalarına hatta itfaiye müdürünün resmi arabasına binmişti,Yerel televizyonlar da onu izleyip çektiler.Hayallerinin gerçekleşmesi onu o kadar etkilemişti ki.Doktorların verdiği süre tam altı ay aşılmıştı.Ancak bir gece Boranın yaşam belirtileri dramatik bir şekilde yok olmaya başladı.Hiç kimsenin yalnız ölmemesi gerektiğine inanan baş hemşire,aile bireylerini hastaneye çağırdı.Daha sonra Boranın itfaiyede geçirdiği en mutlu gününü hatırladı.itfaiye müdürlüğüne telefon açıp Boranın bu dünyaya veda ederken yanında özel kıyafetleri içinde bir itfaiyecinin bulunması mümkün mü?diye sordu.İtfaiye müdürü küçük itfaiyecinin son anlarını yaşadığını duyunca göz yaşlarına engel olamadı.titrek bir sesle;-elbette dedi,hatta bundan daha iyisini yapabiliriz.beş dakika içinde ordayız.Ancak,sirenlerin çaldığını duyduğunuzda,paniğe yol açmaması için yangın olmadığını…sadece itfaiyecilerin ölen bir meslektaşlarını!Ziyarete geldiklerinin anonsunu yapar mısınız?Ve lütfen sirenleri duyduğunuzda Boranın odasının penceresini açınız diye yanıtladı.Yaklaşık beş dakika sonra siren sesiyle birlikte hastaneye çengel ve merdiven taşıyan itfaiye arabası geldi.İtfaiyeciler merdiveni açtılar Boranın beşinci kattaki odasına doğru yaklaştırdılar.Tam on dört itfaiyeci Boranın odasına girdiler.Annesinin izniyle onu kucakladılar ve onu ne kadar çok sevdiklerini söylediler.Ölümle pençeleşen Bora,itfaiye müdürüne baktı ve;-efendim ben şimdi gerçekten itfaiyeci miyim diye sordu.Gözyaşlarını belli etmemeye çalışarak;-bundan şüphen mi var diye yanıtladı müdür.Bu kelimelerden sonra,Bora gülümsedi ve;gözlerini sonsuza dek kapattı.Belki farkında değilsiniz,Belki unuttunuz,Beklide,hep günlük işlerin arasında boğuluyorsunuz;Ama bilin ki;Hayat;Aslında,sevgi ve umut dağıtmaktır.Eğer Boranın dramını izlerken,Boğazınıza bir şeyler düğümlenip,gözler dolduysa;Başınızı ellerinizin arasına alıp biraz canınızı acıtacak bir düşünce gezisine çıkmaya adaysınız demek.Varsayalım bir arkadaşınızın küçük itfaiyeci gibi bir aylık ömrünün kaldığını öğrendiniz…onunla kavga eder misiniz?Eşyalarına zarar verir misiniz?Alay eder misiniz?Kıskanır mısınız?Şikayet eder misiniz?Bir şeyini çalmaya yeltenir misiniz?Canını acıtmaya kıya bilir misiniz?Kısacası onu kırarak en küçük bir söz veya davranışta buluna bilir misiniz?Cevabınız hayır değimli?Var sayalım hem çok sevdiğiniz,hem de bir türlü anlaşamadığınız kardeşinizin küçük itfaiyeci Bora gibi bir aylık ömrü kaldığını öğren diniz…onunla kavga eder misiniz?Onu kıskanır mısınız?Alay eder misiniz?Onu annenize babanıza şikayet eder misiniz?Hakkını yemeye kalkar,canını acıt maya kıyabilir misiniz?Kısacası onu kıracak küçük bir söz veya davranışta bulunabilir misiniz?cevabınız hayır değimli.Varsayalım öğretmeninizin küçük itfaiyeci Bora gibi bir aylık ömrü kaldığını öğrendiniz…Ona saygısızlık eder misiniz?sözlerini dinlememezlik eder misiniz?Derslerinde tembellik eder misiniz?Üzmeye kıya bilir misiniz?Kısacası onu kıracak en küçük bir söz ve davranışta buluna bilir misiniz?Cevabınız hayır değimli?Şimdi yüreğinizi sızlatacak varsayım…Varsayalım canınız dan çok sevdiğiniz annenizin,evinizin direği babacığınızın,küçük itfaiyeci Bora gibi bir aylık ömrü kaldığını öğrendiniz…onlara saygısızlık eder misiniz?Sözlerini dinlememezlik eder misiniz?İstekleri olduğunda tembellik eder misiniz?Onları okuldan veya çevreden sizi şikayet eden sözler işitmesini ister misiniz?Onları üzmeye kıya bilir misiniz?Kısacası onları kıracak en küçük bir söz veya davranışta buluna bilir misiniz?Cevabınız hayır değimli..Bu sorulara hayır cevabını vermek için,sevdiklerinizin bir aylık zamanının kalmasını beklemeyin!!!Sevgi ve umut dağıtmak için geç kalmayın!!!Çünkü sevdiklerinizin ve sizin ne kadar zamanınızın kaldığını bilmiyor sunuz!!!O zaman bu günden itibaren sevdiklerinizin kıymetini daha iyi bilin!!!Ve gerçek sevginizi ortaya koyun!!! ALLAH'A EMANET OLUN, RAZI OLACAĞI HAYAT YAŞAYIN.
Facebook beğen
MEVLANA
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE
BE HEY DÜRZÜ
irsad20
Toplam 73997 ziyaretçi (171446 klik) kişi burdaydı!