HİÇBİR ŞEY TESADÜF DEĞİLDİR.
GÖRELİM MEVLAM NEYLER.
HER İNSAN BÜYÜK BİR ALEMDİR.
İNSAN DÜŞÜNCEDEN İBARETTİR,
GERİ KALAN ET VE SİNİRDİR.
İNSANDA O KADAR BÜYÜK BİR AŞK,
HIRS,ARZU VE ÜZÜNTÜ VARDIR Kİ
YÜZ BİNLERCE ALEM KENDİSİNİN OLSA
YİNE HUZUR BULAMAZ.
BU ZEVKLERİN,ARZULARIN HEPSİ
BİR MERDİVENE BENZER.
MERDİVEN BASAMAKLARI
OTURUP KALKMAK İÇİN ELVERİŞLİ DEĞİLDİR;
ÜZERİNE BASIP GEÇMEK İÇİN YAPILMIŞTIR.
UZUN YOLU KISALTMAK,
ÖMRÜ BU MERDİVEN BASAMAKLARINDA
HEDER ETMEMEK İÇİN ÇABUK UYANAN
VE DURUMU BİLEN İNSANA NE MUTLU!
HERŞEY İNSANADIR,
O, ALLAHIN CEMALİNİN AYNASIDIR.
BUNUN İÇİN İNSAN HER DİLEDİĞİNİ
KENDİSİNDEN İSTEMELİDİR.
(MEVLANA)
Feedjit Live Blog Stats
Habib Baba, 4. Murad devrinin gizli, kimsenin bilmediği Allah
dostlarındandır. Yaşlıdır, fakirdir, gariptir. Fakat Rabbinin katında da
alemlere denk bir değerin sahibidir.
Yaşlı Habib Baba, uzun bir kervan yolculuğunun sonunda Erzurum’dan
İstanbul’a gelmiştir.
Yolculuğunun tozunu, yorgunluğunu atmak için bir
hamama gider… Niyeti, şöyle iyice bir keselenip, paklanmak…
Bedenini de ruhuna denk kılmaktır.
Fakat hamamcı Habib babayı içeri sokmak istemez.
‘Bugün’ der, ‘Sultan Murad’ın vezirleri hamamı kapattılar, dışarıdan
müşteri alamıyoruz.’
Habib baba üzülür… Rica, minnet eder, yalvarır…
‘Ne olursun’ der, ‘kimseye varlığımı belli etmem, aceleyle yıkanır
çıkarım. Bu tozlu bedenle Rabbime ibadet ederken utanıyorum. Bin bir dil
döker. Hamamcı ehl-i insaftır… Dayanamaz… Kabul eder… Hamamın en
sonundaki odayı göstererek…
‘Baba şu odada hızla yıkanıp çık, parada istemem. Yeter ki vezirler,
senin farkına varmasınlar.’
Habib baba sevinerek kendine gösterilen yere girer. Yıkanmaya
başlar… Ve bu arada hamamcının karşısında yeni bir müşteri belirir.
Boylu, poslu, genç, yakışıklı biridir bu gelen. Onunda görünümü
fakirdir… Ama sadece görünümü… İkinci müşteri kılık değiştirmiş,
4.Murad’dır. O gün vezirlerinin topluca hamam âlemi yapacaklarından
haberdar olan padişah merak etmiştir.
‘Hele bir bakalım’ demiştir, ‘bizim vezirler, hamamda benden uzakta,
kendi başlarına ne yaparlar, nasıl eğlenirler?’
Ve bu merak padişahı, tebdil-i kıyafet ettirerek, hamama getirmiştir.
Az önce yaşananlar bir kez daha tekrarlanır…
Hamamcı vezirler der almak istemez… Padişah ise, ne olursun der,
bastırır ve padişah galip gelir… Habib babanın yıkanmakta olduğu
odayı göstererek, genç padişahın kulağına fısıldar:
‘Şu odada bir ihtiyar yıkanıyor. Sende sar peştemali beline gir
yanına… Beraber sessizce yıkanın, bir an evvel çıkın… Ve ekler:
‘Aman ha! Vezirler varlığınızı bilmesinler.’
Sonra 4.Murad da Habib babanın yanına süzülür. Beraber sessizce
yıkanmaya başlarlar. Bu arada, hamamın büyük salonundan gelen tef,
dümbelek, şarkı, türkü sesleri ortalığı çınlatmaktadır…
Habib babanın gözü, genç hamam arkadaşının sırtına takılır. Biraz
kirlenmiş gibi gelir ona… Allah hikmeti gereği dostuna, o
yanındakinin tedbil-i kıyafet etmiş padişah olduğunu ilham
etmemiştir…
Ve yanındakini, görüntüsüne uygun, kendi gibi fakir bir delikanlı
zanneden Habib baba yumuşak bir sesle konuşur:
‘Evladım’ der, ‘Sırtın fazlaca kirlenmiş, müsade edersen bir keseleyivereyim.’
Padişah aldığı bu teklif karşısında şaşkınlaşır ve büyük bir haz
duyar… Haz duyar, çünkü ömründe ilk defa biri ona, padişah olduğunu
bilmeden, sırf bir insan olarak, karşılık beklemeksizin bir iyilik
yapmayı teklif etmektedir.
Memnuniyetle Habib babanın önünde diz çökerken: ‘Buyur baba’ der,
‘ellerin dert görmesin’ Bu arada içerideki âlemin sesleri hamamı
çınlatmaya devam etmektedir. Habib baba, 4.Murad’ın sırtını bir güzel
keseler… Fakat padişah kuru bir teşekkürle yetinmek istemez.. Ne de
olsa insandır ve o da her insan gibi kendine yapılan iyiliklerin
kölesidir.
‘Baba’ der, ‘gel bende senin sırtını keseliyeyim de ödeşmiş olalım.’
Habib baba, teklifin kimden geldiğinden habersiz, tebessümle;
“Olur evlat” deyip, sultanın önünde diz çöker. Bu arada, Sultan Murad
kese yaparken bir yandan da Habib babayı yoklar, ağzını arar…
‘Baba’ der, ‘görüyormusun şu dünyayı… Sultan Murad’a vezir olmak
varmış… Bak adamlar içerde tef, dümbelek hamamı inletiyorlar, sen ve
ben ise burada iki hırsız gibi…’
Habib baba Sultan Murad’ın cümlesini tamamlamasına fırsat bile
bırakmaz, kendi hükmünü söyler… Sultan Murad’ın Habib babadan
duydukları, ağzı açık bırakıp, keseyi elden düşürten cinstendir:
Ah Be evladım’ der, Habib baba, ‘Sultan Murad dediğin kimdir?
Sen asıl Âlemlerin Sultanına kendini sevdirmeye bak ki,
O seni sevince sırtını bile Sultan Murad’a keselettirir…
TANRI YAR VE YARDIMCINIZ OLSUN...
-----MEVLANA-----
HZ. MEVLANA'NIN VASİYETİ:
SİZE, GİZLİDE VE AÇIKTA ALLAH'TAN KORKMAYI, AZ YEMEYİ, AZ UYUMAYI, AZ KONUŞMAYI, İSYAN VE GÜNAHLARI TERK ETMEYİ, ORUÇ TUTMAYI, NAMAZA DEVAM ETMEYİ, SÜREKLİ OLARAK ŞEHVETİ TERK ETMEYİ, BÜTÜN YARATIKLARDAN GELEN CEFAYA TAHAMMÜLLÜ OLMAYI, APTAL VE CAHİLLERLE OTURMAMAYI, GÜZEL DAVRANIŞLI VE OLGUN KİŞİLERLE BİRLİKTE BULUNMAYI VASİYET EDİYORUM. İNSANLARIN EN HAYIRLISI, İNSANA YARARI OLANDIR. SÖZÜN EN HAYIRLISI, AZ VE ANLAŞILIR OLANIDIR. -----MEVLANA-----
-----irsad20----- KISSADAN HİSSE:
GEÇMİŞTEN ADAM HİSSE KAPARMIŞ…
NE MASAL ŞEY! BEŞ BİN SENELİK
KISSA YARIM HİSSE Mİ VERDİ?
‘TARİH’İ ‘TEKERRÜR’ DİYE TARİF EDİYORLAR;
HİÇ İBRET ALINSAYDI, TEKERRÜR MÜ EDERDİ.
M. A. ERSOY
-----irsad20-----
TÜRKLERİN TÜRKÜSÜ
Dilek yolunda ölmek Türklere olmaz tasa,
Türke boyun eğdirir yanlız türeyle yasa;
Yedi ordu birleşip karsımızda parlasa
Onu kanla söndürüp parçalarız, yeneriz.
Biz Tufanı yarattık uyku uyurken batı,
Nuh doğmadan kişnedi ordularımızın atı.
Sorsan şöyle diyecek gök denilen şu çatı:
Türk gücü bir yıldırım Türk bilgisi bir deniz.
Delinse yer, çökse gök yansa kül olsa dört yan,
Yüce dileğe doğru yine yürürüz yayan.
Yıldırımdan tipiden kasırgadan yılmayan,
Ölümlerle eylenen tunç yürekli Türkleriz....
NE ARARSIN ALLAH İLE ARAMDA..
SEN KİMSİN Kİ ORUCUMU SORARSIN.?
HAKİKATEN GÖZÜN YOKSA HARAMDA…
BAŞI AÇIĞA NİYE TÜRBAN SORARSIN.?
RAKI ŞARAP İÇİYORSAM SANA NE..
YOKSA KİMSEYE BİR ZARARIM İÇERİM.
İKİMİZDE GELSEK KILDAN KÖPRÜYE..
BEN DÜRÜSTSEM SARHOŞKENDE GEÇERİM.
ESİR İKEN MÜMKÜN MÜDÜR İBADET..?
YATIP KALKIP ATATÜRK’E DUA ET.
SENİN GİBİ DÜRZÜLERİN YÜZÜNDEN..
DİNİNDEN DE SOĞUYACAK BU MİLLET.
İŞGALDEKİ HALİ SAKIN UNUTMA..
ATATÜRK’E DİL UZATMA SEBEPSİZ.
SEN ANANDAN GENE ÇIKARDIN AMMA..
BABAN KİMDİ BİLEMEZDİN ŞEREFSİZ.
NEYZEN TEVFİK: